Enerji kaynakları bir
ülkenin kalkınması ve büyümesi açısından en önemli faktörlerden biridir. Dünya’da
artık savaşlar enerjiye hakim olma yönünden verilmektedir. Ancak küresel iklim
değişikliği ve yağış rejimlerinin bozulmasına bağlı olarak 2030 yıllardan sonra
dünyada artık savaşların ve sömürgelerin su üzerinden yapılacağı apaçık görülmeye
başlanmıştır. Su aynı zamanda bazı enerji kaynaklarının olmazsa olmazı olan bir
hammadde olarak karşımıza çıkmaktadır.
Artan nüfusla birlikte yaşamımızın her alanında tüketilen
enerjiye olan talep de artmaktadır. Birçok ülkede olduğu gibi Türkiye’de de son
yıllarda çok büyük atılımlar yapmaktadır. Enerji kaynak çeşitliliğini sağlamak
amacıyla yeni üretim kaynaklarına ve yenilenebilir enerji kaynaklarına ülkeler yatırım
yapmaktadır. Enerji temininde artık çevresel faktörler ve iklim değişikliği
gibi unsurlara göre çeşitlilik artmıştır. Enerji; iklim ve çevrenin ayrılmaz
bir unsuru olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu konularda ulusal ve uluslararası birçok
yeni politikalar üzerine çalışmalar yapılmaktadır. Son yıllarda güvenli ve
sürdürülebilir enerji tedariki, enerjinin verimli kullanılması, sera gazı emisyonlarının
en aza indirilmesi, fosil kaynaklardan yenilenebilir enerji kaynaklarına geçiş
gibi önemli konularda çalışmalar artarak devam etmektedir.
Enerji kaynakları kendi içerisinde farklı gruplara
ayrılmaktadır. Doğadan belirli bir üretimin sonucunda elde edilen petrol,
hidroelektrik, doğalgaz, kömür, uranyum türlerine "Birincil Enerji Kaynakları", kaynağın çevrimi sonucu
elde edilen, elektrik, havagazı, petrol ürünleri, kok, briket gibi kaynaklara "ikincil Enerji Kaynakları",
güneş, rüzgar, jeotermal ve deniz gibi enerji kaynakları ise "Yenilenebilir Enerji Kaynakları"
şeklinde adlandırılmaktadır. Artık hayatımızın her alanında yenilenebilir
enerji kaynakları konuşulmaktadır.
Peki
neden?
Enerji
için ağırlıklı olarak kömür, petrol, doğalgaz kullanılmaktadır. Fosil yakıtlar
denilen bu kaynaklar yenilenebilir değildir. Bu kaynaklar sınırlıdır, bir gün tükenebilir.
Hem de rezervler azaldıkça fiyatı pahalanacaktır. Bu kaynaklar çevre düşmanı
olarak karşımıza çıkmaktadır. Artık çevrenin öneminin her geçen gün arttığı
dönemde, tüm dünya yenilenebilir enerji kaynaklarına yönelmiştir. Bu kaynaklar sürekli
olarak kendilerini yeniledikleri için tükenmezler.
Türkiye’de Yenilenebilir
Enerjinin Durumu Nedir?
2020
yılı kapasite verilerine göre Türkiye’de hidroelektrik kapasitesi 28 bin 503
MW, rüzgâr enerjisi 7 bin 591 MW, güneş enerjisi 5 bin 996 MW, biyoenerji 983
MW, biyogaz 534 MW, jeotermal 1515 MW oldu. Ülkemizde güneş ve rüzgara
olan yatırımlar her geçen gün artsa da bu, kaynakların maliyetinin
hidroelektrik santralleri(HES)’ne göre yüksek olması sebebiyle ülkemizde
HES’ler yenilenebilir enerji alanında ilk sıradadır.
Ülkemizde
700 civarında HES vardır. Bunlardan en büyük olanları Atatürk (1880 MW) ,
Keban(1330 MW) ve Karakaya (1209 MW) barajında bulunan HES’lerdir. Yeni yapılan
barajlarda ise en önemli olan Artvin ilinde yapılan Yusufeli barajına ait HES’tir.
KOSKİ Genel Müdürlüğü’nde
Enerji Çalışmaları:
Tüm
bu bilgiler ışığında, kurumumuz da her geçen gün enerjinin önemini fark ederek,
2015 yılında bu konu ile ilgili çalışmalara başlamıştır. İlk olarak, Konya SUKİ
Enerji A.Ş. kurulmuştur. Şirketimiz, kurumumuzdaki tüm enerji faaliyetlerini
yürütmek üzere çalışmalara başlamıştır.
Bu
kapsamda Bozkır’da bulunan Bağbaşı Barajı’ndan Mavi Tünel ile sulamaya verilen
hattın başlangıç noktasına 25 MW büyüklüğünde Hidroelektrik santrali kurulumu
çalışmalarına 2016 yılında başlanmıştır. 2021 yılı Mart ayı sonu itibari ile enerji
üretmesi hedeflenmektedir. Bu tesisten yıllık olarak 70.000.000 kw/h enerji
üretilecektir. Üretilecek bu enerji 100.000 nüfuslu bir ilçemizin (Ereğli) 1
yıllık enerji ihtiyacına karşılık gelmektedir.
Ayrıca,
atıksu arıtma tesislerimizde biogazdan enerji üretilmektedir. Bu tesisimiz de 2.4
MW kurulu güce sahiptir. Yine, atıksu arıtma tesislerimizde 250 KW kurulu güce
sahip güneş enerji santralimiz de yer almaktadır.
Diğer
taraftan, suyun her bir damlasının optimum şartlar olması durumunda mutlaka
enerjiye çevrilmesi gerekliliğinden yola çıkarak ilave enerji kaynaklarına
yönelik çalışmalara da başlanılmıştır. Bu kapsamda Bağbaşı Barajı’ndan Konya
merkeze verilen içme suyunun ilk olarak giriş yaptığı Çumra İlçesi Seçme Mahallesi’nde
bulunan arıtma tesisimizin girişinde HES için uygun şartların olduğu etüt
edilmiştir. Bu nokta için yapılan fizibilite ile 7 GW/h (7.000.000 kw/h) enerji
üretilebileceği hesaplanmış olup, bu alana da hidroelektrik santrali yapılması
için çalışmalara başlanılmıştır.
Kurumumuzca
güneş ve rüzgardan enerji üretme ile ilgili araştırmalar devam etmekte olup,
rüzgar enerjisi ile ilgili olarak da 2016 yılından itibaren rüzgar hızı ölçümü
yapılan sahamız bulunmaktadır. Bununla ilgili tüm ölçümler tamamlanmış olup
EPDK tarafından ihale açılması beklenmektedir. SUKİ A.Ş. tüm bu çalışmalar ile birlikte bölgenin
en büyük enerji firması olması yönündeki hedefine ulaşmış olacaktır.
Bütün
bu çalışmalarımızla Konya Büyükşehir Belediye’mizin ve KOSKİ Genel Müdürlüğü’müzün
enerji ihtiyaçlarının karşılanması amaçlanmaktadır.
Ülkemizin enerjide tüm ihtiyaçlarını kendi kaynakları ile sağlayacağı günlere en kısa sürede kavuşacağımıza inancımız sonsuzdur.